Adliyelerin iş yükü bir yandan arabuluculuk mekanizmasıyla hafifletilmeye çalışılırken diğer yandan şirketler, duruşma salonlarından uzak kalmanın yolunu “önleyici hukuk”ta buluyor. Ticari faaliyetlerde riskleri önceden analiz etmeyi ve önlem almayı amaçlayan bu metot, olası uyuşmazlıkların önüne geçiyor, iş ilişkilerinin bozulmasını engelliyor ve maliyetleri azaltıyor. Avukat Seda Yılmaz, "Önleyici hukuk sayesinde, dava ve tazminat masraflarının önüne geçilirken, firmaların itibar ve güvenilirlikleri de artıyor." dedi.
Hastalıkları önlemeyi ve genel sağlığı iyileştirmeyi amaçlayan “önleyici tıp” gibi, riskleri önceden analiz edip gerekli önlemlerin alınmasını sağlayan “önleyici hukuk” yaklaşımı da gün geçtikçe yaygınlaşıyor. Arabuluculuk mekanizmasının başarısı da önleyici hukukun yaygınlaşmasını destekleyen bir başka faktör. Adalet Bakanlığı verilerine göre arabuluculukta müzakeresi tamamlanan 4 milyona yakın dosyanın yüzde 69’u anlaşma ile çözüme kavuşturuldu.
Önleyici hukuk sayesinde şirketler ve iş insanları, olası hukuki sorunlara karşı korunarak ticari faaliyetlerini daha güvenli ve verimli bir şekilde yürütebiliyor. Ticari faaliyetlerinin her aşamasında proaktif bir şekilde hukuki danışmanlık hizmeti alabiliyor.
Önleyici hukuk hakkında bilgi veren Avukat Seda Yılmaz, “Ticari anlaşmalar, iş sözleşmeleri, insan kaynakları yönetimi gibi hemen her alanda risklerin en baştan hesap edilmesi gerekiyor. Özellikle şirketlerin, yeni faaliyet göstermeye başladığı sektörlerde yasal düzenlemelere uyumu da oldukça önemli. Önleyici hukuk sayesinde, dava ve tazminat masraflarının önüne geçilirken, sorunsuz hukuki destekle çalışan firmaların itibar ve güvenilirlikleri de artıyor. “ dedi.
Sorunlar çıkmadan önleniyor, sözleşmeler titizlikle yazılıyor
Geleneksel hukuki danışmanlık modelinde ticari bir sorunla karşılaştıktan sonra avukatların devreye girip dava süreçleri ile ilgilendiğini hatırlatan Yılmaz, “Önleyici hukukta ise öncelik risk analizi ve yönetiminde bulunuyor. Şirketin faaliyet alanıyla ilgili olası riskler analiz edilip bu riskleri minimize edecek önlemler sözleşmelere ekleniyor. Şirketin faaliyetlerinin, ilgili mevzuata uyumunun sağlanması için danışmanlık hizmeti de veriliyor. Özellikle yurt dışı mevzuata uyum, uluslararası faaliyet gösteren firmalarımız açısından çok önemli.” diye konuştu.
Maliyetleri azaltıyor, verimliliği artırıyor
Yılmaz, önleyici hukukun, fikri mülkiyet hakları, veri koruma ve yurt dışı yatırımlar gibi konuları da kapsadığını belirterek, şunları kaydetti:
“Lojistik, antrepo, pvc üretim, tekstil, otomotiv yan ürünleri, inşaat, mobilya, elektronik, elektrik taahhüt, giyim, eksantrik mil, metal sanayi, optik, savunma teknolojileri, enerji, mimarlık gibi birçok sektörden firma artık önleyici hukuk danışmanlığı hizmeti alıyor.
Önleyici hukuk mekanizmasında sözleşmeler imzalanırken ve devamında, süreç ‘karşı tarafın’ avukatlarıyla yürütüldüğü için olası uyuşmazlık konuları büyümeden hatta daha ortaya çıkmadan çözülüyor. Önleyici hukuk hizmeti alan markalar böylece zaman ve maliyet avantajı kazanıyor. Stres ve riskleri azalan firmalar, iş ilişkileri bozulmadan güven duygusu içinde hareket ettiklerinden verimliliklerini de artırıyor.”